19.yüzyılda bilim adamları yoğurdun sağlık
üzerindeki olumlu etkileri üzerinde çalışmaktaydılar. Paristeki Pastör
Enstitüsünde çalışan Rus bilim adamı Elie Metchnikoff immunoloji
dalında yapmış olduğu çalışmalar nedeniyle 1908 yılında Tıp Nobel
ödülünü kazanmıştı. Metchnikoff yoğurtta bulunan lactobacilli adlı
faydalı bakterilerin sindirim sisteminde yaşayan mikroflorayı
dengeleyerek bağışıklık sistemini güçlendirdiğine inanmaktaydı. Yoğurt
yemekle sindirim sisteminde düzelen mikrobik dengenin sindirimi
kolaylaştırdığını ve hastalık yapan patojen mikroorganizmaların
gelişimini engellediğini gözlemlemişti.
Genel olarak hayvanların sindirim sistemleri ve özel olarakta
kanatlıların bağırsakları trilyonlarca faydalı bakteri ve mayanın
barınak yeridir. Bu faydalı mikroorganizmalar yaşam için anlamına gelen
PROBİOTİKLER adını alırlar. Yani kelimenin tam anlamıyla hayvanların
sağlık ve verimliliği için gerekli olan doğal unsurlardır. Hepsinden
öte, probiotikler yemden yararlanmayı arttırırlar. Midenin PHsı çok
düşük olduğu için burada çok az sayıda bulundukları halde, alt bağırsak
bölümlerine geçildikçe sayıları hızla artar. Kalın bağırsak (colon) ve
sekumda çeşit ve sayıları maksimum düzeye ulaşır. Çoğu bakteri ve
mayadan oluşan bu mikroorganizma populasyonu dengede olduğu zaman
hayvanın sağlığı düzelir, verimi artar. Söz gelişi, probiotiklerin immun
sistemin (Doğal bağışıklılık sistemi) güçlendirilmesi ve belirli bazı
kanser türlerinin (kolon kanseri) önlenmesi gibi çok ciddi yararları
vardır.
Faydalı mikroorganizmalar (probiotikler) hastalık yapan bakterileri
baskı altında tutarak kontrol eder ve böylece bakteriyel enfeksiyonları
önlerler. Faydalı bakteriler bağırsakta yeterli sayıda olmadığı zaman,
bağırsak ekolojik dengesi bozulur, sağlık problemleri artar, yemden
yararlanma geriler, büyüme durur, kısacası hastalık tabloları ortaya
çıkar. |
Probiotikler (faydalı
bakteriler) bağırsak duvarındaki villilere tutunarak hafifçe asidik bir
ortam (laktik asit) oluşturur ve patojen bakterilerin hastalık yapmasını
önlerler. Faydalı bakteriler ayrıca bazı önemli enzimleri üreterek
nişasta olmayan polisakkaritleri (selüloz, hemisellüloz, petkin ve
oligosakkaritler gibi) parçalayarak besin maddelerinin sindirim ve
emilimini arttırır. B kompleksi vitaminlerle K vitamininin sentezini
sağlarlar. Ayrıca yağda eriyen vitaminlerle yağ asitlerinin ve kalsiyum
yarayışlılığında da artışlar meydana gelir.
Faydalı bakterilerin diğer önemli bir yararı ise,bağışıklık sisteminin
güçlendirilmesi, toksinlerin nötralizasyonu ve bağırsak hareketlerinin
düzenlenmesi, kolestrolün kontrolü, alerji ve deri problemlerinin
azaltılması ve maya ile fungal enfeksiyonların önlenmesidir.
Son yıllarda probiotikler, bazı hastalıkların önlenmesi ve yemden
yararlanmanın arttırılması açısından broyler endüstrisinde büyütme
faktörü olarak giderek daha yoğun ölçüde kullanılmaktadır. Yakın zamana
kadar, büyük ilaç firmaları hastalık yapan ama rezistans kazanmış olan
patojen mikroorganizmalara karşı yeni antibiyotikler geliştirmek üzere,
biyoteknolojik araştırmalara çok yüksek düzeyde kaynaklar
aktarmaktaydılar. Son 10-15 yılda meydana gelen gelişmeler sonucunda
,probiotiklerin büyütme faktörü olarak antibiotiklere alternatif olması
hatta onların yerini alması kaçınılmaz hale gelmiştir. Nitekim İsveçte
antibiyotiklerin büyütme faktörü olarak ilk kez 1986 yılında
kullanımının yasaklanmasından sonra, Avrupa Birliği ülkelerinde
antibiyotiklerin bakterilerde rezistansa yol açması, ette ve diğer
organlarda kalıntılara ve alerjik reaksiyonlara neden olması gibi
olumsuz yan etkilerinin belirlenmesi, yoğun tartışmalara yol açmış ve
nihayet Avrupa Birliğinin 29.12.1998 tarih ve L 351 sayılı nüshasında
yayınlanmış olan kararıyla 30 Haziran 1999 tarihinden itibaren büyütme
faktörü olarak kullanılan antibiyotiklerin (Zinc, Bacitracin
Virginiamicin, Tylosin Phosphate, Avoparcin) kullanımı tamamen
yasaklanmıştır.
Özellikle kuşlarımıza doğal olmayan (antibiyotik içeren ) ilaçlarla
yapılan tedavilerden sonra mutlaka PROBİOTİK vermeliyiz. Zira
antibiyotikler bağırsak sisteminde zararlı bakterileri öldürdüğü gibi
yararlı bakterileride öldürmektedir. Bu yüzden kuşlarımızın doğal
bağışıklılık sistemi zayıflamakta olup her türlü hastalığa karşı
vücutları dirençsiz kalmaktadır. Bozulan bu vücut savunmasını Probiotik
veya en basit şekliyle günlük yapılmış yoğurdu sulandırıp vererek
düzeltebiliriz.
Araştıran ve Derleyen: Rahmi BOZKIR
Kaynak: Tarımsan Tarım Ürünleri San ve Tic. Ltd. Şti. El Kitapçığı |